Sitenin sağında bir giydirme reklam

Urgenç, ‘’ Milli Eğitim Bakanı kim mi olmalı? Nasıl mı olmalı?’’

EĞİTİM 02.06.2023 - 13:06, Güncelleme: 02.06.2023 - 13:06
 

Urgenç, ‘’ Milli Eğitim Bakanı kim mi olmalı? Nasıl mı olmalı?’’

Türk Eğitim Sen Nevşehir şube başkanı tüm Türkiye’de sendikalarının ortak açıklaması ile yeni atanacak Milli Eğitim Bakanı ile ilgili beklentilerini paylaştı.
  Türk Eğitim Sen adına Nevşehir Şube başkanı Tayfur Urgenç Milli Bakanı ile ilgili ifadeleri şu şekildedir. “DOĞRU SORU HANGİSİ? MİLLİ EĞİTİM BAKANI KİM OLMALI? MİLLİ EĞİTİM BAKANI NASIL BİRİSİ OLMALI? Bugünlerde medyada Kabine Toto aldı başını gidiyor. Her kesim, belki gündem oluşturma gayesiyle belki de arzu ettiklerini işaret etmek amacıyla Kabine listesi yayınlıyor. Hal böyleyken, eğitim çalışanları da Milli Eğitim Bakanı’nın kim olacağı hususunda gündemlerini dolduruyor. Fakat aslında Milli Eğitim Bakanı’nın kim olacağından ziyade, Milli Eğitim Bakanı’nın nasıl birisi olması gerektiği sorulması gereken asıl sorudur diye düşünüyorum. Bize göre Milli Eğitim Bakanı; -Öncelikle eğitimi “Yöneten” olmalıdır. Çok uzun yıllardır, özellikle MEB taşra teşkilatını “Dışarıdan yapıların” tahakkümü altında bırakan yönetim zaafiyetini sona erdirmelidir. -Eğitimle ilgili planlamaların, projelerin ve politikaların, egemenlik arzusundaki STK görünümlü oluşumların mutfağında değil, Milli Eğitim Bakanlığı teşkilatının çok zengin birikime sahip olan köklü kuruluşlarında hazırlanmasından taviz vermemelidir. -Yönetici atama ve görevde yükselmelerde liyakat ve ehliyeti esas alan bir yönetim anlayışını hakim kılmalıdır. Örneğin akademik başarısı en yüksek öğrencilerimizin okuduğu proje okullarını “yandaş atama projesi” olmaktan kurtarmalıdır. -Eğitim çalışanlarının beklentilerini samimiyetle “Gören” olmalı, Öğretmenlik Meslek Kanunu gibi, çalışanları ilgilendiren her düzenlemede sahanın sesine kulak vermelidir. -Personelini gerçek anlamda sahiplenmeli, eğitim çalışanlarını insanca yaşayabilecekleri ekonomik koşullara kavuşturmak için tüm imkanları ve sınırları zorlayabilmelidir. -Türkiye Yüzyılı’nın eğitimle inşa edileceği şuuruyla; içeriği ve hedefleri bakımından milli, yöntemi ve araçları bakımından çağdaş ve evrensel bir eğitim sistemi için çaba göstermelidir. Bu ilkeler üzerinde ittifak edildiği sürece, kimin Milli Eğitim Bakanı olduğunun ne önemi var ki?”  
Türk Eğitim Sen Nevşehir şube başkanı tüm Türkiye’de sendikalarının ortak açıklaması ile yeni atanacak Milli Eğitim Bakanı ile ilgili beklentilerini paylaştı.

 

Türk Eğitim Sen adına Nevşehir Şube başkanı Tayfur Urgenç Milli Bakanı ile ilgili ifadeleri şu şekildedir.

“DOĞRU SORU HANGİSİ?

MİLLİ EĞİTİM BAKANI KİM OLMALI?

MİLLİ EĞİTİM BAKANI NASIL BİRİSİ OLMALI?

Bugünlerde medyada Kabine Toto aldı başını gidiyor.

Her kesim, belki gündem oluşturma gayesiyle belki de arzu ettiklerini işaret etmek amacıyla Kabine listesi yayınlıyor.

Hal böyleyken, eğitim çalışanları da Milli Eğitim Bakanı’nın kim olacağı hususunda gündemlerini dolduruyor.

Fakat aslında Milli Eğitim Bakanı’nın kim olacağından ziyade, Milli Eğitim Bakanı’nın nasıl birisi olması gerektiği sorulması gereken asıl sorudur diye düşünüyorum.

Bize göre Milli Eğitim Bakanı;

-Öncelikle eğitimi “Yöneten” olmalıdır. Çok uzun yıllardır, özellikle MEB taşra teşkilatını “Dışarıdan yapıların” tahakkümü altında bırakan yönetim zaafiyetini sona erdirmelidir.

-Eğitimle ilgili planlamaların, projelerin ve politikaların, egemenlik arzusundaki STK görünümlü oluşumların mutfağında değil, Milli Eğitim Bakanlığı teşkilatının çok zengin birikime sahip olan köklü kuruluşlarında hazırlanmasından taviz vermemelidir.

-Yönetici atama ve görevde yükselmelerde liyakat ve ehliyeti esas alan bir yönetim anlayışını hakim kılmalıdır. Örneğin akademik başarısı en yüksek öğrencilerimizin okuduğu proje okullarını “yandaş atama projesi” olmaktan kurtarmalıdır.

- Eğitim çalışanlarının beklentilerini samimiyetle “Gören” olmalı, Öğretmenlik Meslek Kanunu gibi, çalışanları ilgilendiren her düzenlemede sahanın sesine kulak vermelidir.

-Personelini gerçek anlamda sahiplenmeli, eğitim çalışanlarını insanca yaşayabilecekleri ekonomik koşullara kavuşturmak için tüm imkanları ve sınırları zorlayabilmelidir.

-Türkiye Yüzyılı’nın eğitimle inşa edileceği şuuruyla; içeriği ve hedefleri bakımından milli, yöntemi ve araçları bakımından çağdaş ve evrensel bir eğitim sistemi için çaba göstermelidir.

Bu ilkeler üzerinde ittifak edildiği sürece, kimin Milli Eğitim Bakanı olduğunun ne önemi var ki?”

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve lalehaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.