Türk Eğitim Sen Başkanı Urgenç, iddialara cevap verdi

Türk Eğitim Sen Nevşehir Şube Başkanı Tayfur Urgenç, Lale Haber’de yayınlanan Kadraj programında Türk Eğitim Sen üyelerinin yanında mı sorusuna cevap verdi.

  Nevşehir’in gündeminin konuşulduğu ve Lale Haber Genel Yayın Yönetmeni Coşkun Sağlamdin tarafından sunulan “Kadraj” programı Nevşehir gündemini belirlemeye devam ediyor. Son olarak Kadraj programında üniversite konusunda yaşananlara Türk Eğitim Sen’in neden seyirci kaldığı söylemlerine karşın Türk Eğitim Sen Şube Başkanı Tayfur Urgenç açıklamada bulundu. Türk Eğitim Sen Şube Başkanı Tayfur Urgenç yazılı açıklamasında şunları kaydetti: “İlimizde faaliyet gösteren Lalehaber internet haber sitesi ve televizyonunun Kadraj programında genel yayın yönetmeni Çoşkun Sağlamdin; Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesinde yaşanan olayları değerlendirirken Türk Eğitim Sen Nevşehir Şubesini ve Şube Başkanı Tayfur Urgenç olarak şahsımı da, Kendi açıklamalarına göre yaşanan bir takım olaylar karşısında sessiz kalmak ve/veya göz yummak manasına gelen ithamlar da bulunmuştur. Türk Eğitim Sen bir Sivil Toplum kuruluşu olarak yetkili olduğu dönemde yani Üniversitemizin kuruluşundan 15 Mayıs 2025 tarihine kadar üniversite çalışanlarının hak ve taleplerini en yüksek perdeden dile getirerek mücadelesini ortaya koymuştur. Her daim çalışanların emekçinin yanında Akademik ve İdari çalışanların hak ve menfaatlerini koruma ve geliştirme şeklinde duruşunu ortaya koymuştur. Türk Eğitim Sen veya başkanı Tayfur Urgenç üniversiteyi yönetmemektedir. Böyle bir cürette de bulunmamıştır. Bir Sivil Toplum kuruluşu olarak üniversitenin paydaşıdır. Türk Eğitim Sen; Bu zaman zarfı içerisinde çalışanların haklı taleplerini rektörlüğe iletmiş çözülen konular için teşekkür etmiş, çözülmeyen konu ve başlıkları da mahkemeye taşımıştır. 15 Mayıs 2025 tarihinden itibaren yetkili sendika başka bir STK olduğundan üyelerimizle ilgili talep ve istekleri siyasi, idari, eylemsel ve hukuksal yollarla çözüme kavuşturmak için mücadelemizi sürdürmekteyiz. Yetki sürecinde ve sonrasında (hala devam eden) üniversite yönetimine paralel bir yönetim ihdas ederek üyelerimize ve çalışanlara yönelik yapılan baskıcı tutumu da ayrı bir platformda ayrıca kamuoyu ile paylaşacağız.”