Sitenin sağında bir giydirme reklam
NEMS

FETÖ'cülerin Mağdur Ettiği Polis Yapılanları Anlattı

TÜRKİYE GÜNDEMİ 02.04.2017 - 16:32, Güncelleme: 01.08.2022 - 12:48
 

FETÖ'cülerin Mağdur Ettiği Polis Yapılanları Anlattı

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde açılan ateş sonucu yaralanan eski polis memuru 41 yaşındaki M.D. örgüt üyelerine itaat etmediği için iftiralarına maruz kalarak sürgün edildiğini belirtti.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde açılan ateş sonucu yaralanan eski polis memuru 41 yaşındaki M.D. örgüt üyelerine itaat etmediği için iftiralarına maruz kalarak sürgün edildiğini belirtti.   Ankara'daki tedavisinin ardından memleketi  Kırşehir'de yaşamaya başlayan M.D. görev yaptığı dönemde FETÖ yapılanmasıyla mücadele ettiğini, onlara karşı çıktığı için haksızlıklara maruz kaldığını anlattı.   Bu yapının gerçek yüzünü üniversite yıllarında tanıdığını ifade eden M.D. polis olarak görev yaptığı yıllarda aralarına almak istediklerinde hep mesafeli davranarak uzak durmaya gayret ettiğini söyledi.   "Yaklaşık 5 ay cezaevinde yattım"   Göreve  Şanlıurfa'nın  Siverek ilçesinde başladığını belirten M.D. buradan  Kocaeli  Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğüne, oradan da Ordu'ya sürüldüğünü, Ordu'dayken 2011'de "görevi kötüye kullanma" gerekçesiyle meslekten ihraç edildiğini aktardı.   FETÖ elebaşı ile ilgili olumsuz düşüncelerini yüzlerine karşı söylediği için örgüte yakın isimlerin kendisiyle uğraşmaya başladığını, çok kez haksızlıkla karşılaştığını vurgulayan M.D. şöyle konuştu:    "En son  Kocaeli'ye sürgün olarak gittiğimde orada bazı olaylar patlak verdi. Ben de artık sesimi bunlara karşı yükseltmek zorundaydım. 'Şerefli meslek, şerefsizlerin elinde' diyerek bunlara meydan okudum. Meslek hayatım bu tip insanlarla mücadele ile geçti. En son yaptıkları oyunlar, tuzaklar neticesinde gözümü cezaevinde açtım. Yaklaşık 5 ay cezaevinde yattım. Bu gözdağının başarılı olduğu kanaatine varınca beni tahliye ettiler. Cezaevine girdikten sonra da boş durmadılar. Yayın organlarını, medyalarını kullanarak hakkımda 'Çete lideri yakalandı' başlıkları attırdılar. O da yetmedi, cezaevindeyken bu çetenin mensupları ' Deli Dumrul' diye isim taktılar. Cezaevinden çıktıktan sonra yine bu insanlara biat etmedim. Tekrar beni Ordu'nun  Mesudiye ilçesine sürgün gönderdiler. İdari yargılama açısından hiçbir suç unsuru bulamadılar. Kanaatleri beni meslekten ihraç etmekti, öyle de oldu."   "Kaç defa keyfi gerekçelerle gözaltına aldılar"   Yaklaşık 8 yıllık sürede hakkında bir iddianame bile hazırlayamadıklarını, mahkemeye çıkıp ifade bile veremediğini anlatan M.D. şunları söyledi:    "Polislik mesleğinden atıldıktan sonra yine bu insanlar boş durmadı. Birçok iş müracaatında bulundum. Girdiğim işlerde de ya zabıtaları ya vergi denetmenleri ya da polisleri tarafından taciz edildim. Kaç defa keyfi gerekçelerle gözaltına aldılar. Hayatımı mahvettiler, attıkları iftiralar ve dedikodulardan dolayı memleketim  Kırşehir'e bile gidemedim. Memleket hasretiyle yandım, tutuştum. Allah bana 15 Temmuz'da gazilik unvanını, onlara da cezaevine girme zilletini verdi."   15 Temmuz gazisi M.D.  Ankara'nın Gölbaşı ilçesindeki evindeyken darbe girişimini televizyondan öğrendiğini dile getirerek  Cumhurbaşkanı  Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla sokağa çıktığını ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde darbecilerin açtığı ateşle yaralandığını anlattı.   FETÖ'nü darbe girişiminin  Türkiye'yi işgal girişimi olduğuna ancak milletin buna izin vermediğine işaret eden M.D. şunları kaydetti:    "Külliye'ye doğru giderken,  Jandarma Genel Komutanlığının önünde dört zırhlı araç önümüzü kesti. Bu zırhlı araçların üzerine doğru giderken, oradaki asker demiyorum teröristler, üzerimizi ateş açtı. Arkadaşlar zincir oluşturdu ve ben bu zincirin içerisinden çıkıp en arkadaki zırhlı aracın yanına geçip oradaki teröristten silahını vermesini istedim. Bu sırada tepemize ateş açıldı. Yaklaşık 6 yerimden vurulduğumu hatırlıyorum. Vücudumun çeşitli yerlerinden yara aldım. Vurulduktan sonra orada her an Azrail'i beklerken, son nefesimi vermeye hazırlıyordum kendimi, kelimeişehadet getirdim. Bayıldıktan sonra gözlerimi açtığımda sürüklenerek giderken yerde vücudu parçalanmış şehitlerimizi gördüm, onların ve zırhlı araçların arasından yaklaşık 50 metre kadar gidebildim, daha sonra kendimi bıraktım. Hiç kimse yoktu etrafımda, ben ve şehitlerimiz vardı sadece. O esnada Allah'ın lütfu, bir araç geçiyordu, araç beni aldı ve en yakın hastaneye götürdü. Hastanede uzun süre tedavi altında hayata tutundum."   FETÖ üyelerinin halen bir beklenti içinde olduğunu düşündüğünü dile getiren M.D. "Bunlar bağlı olduğu üstlerinden talimat alıyorlar. Kesinlikle bu zihniyetin umudunu kaybetmediğini düşünüyorum. Halen bir beklenti içerisindeler.  28 Şubat öncesinden beri bunları bilir ve tanırım. Talimat doğrultusunda hareket ederler. Bu yapıdan bir itiraf beklenmesi kesinlikle yanlış olur." dedi.     Kaynak : Kirsehir7.com
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde açılan ateş sonucu yaralanan eski polis memuru 41 yaşındaki M.D. örgüt üyelerine itaat etmediği için iftiralarına maruz kalarak sürgün edildiğini belirtti.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde açılan ateş sonucu yaralanan eski polis memuru 41 yaşındaki M.D. örgüt üyelerine itaat etmediği için iftiralarına maruz kalarak sürgün edildiğini belirtti.

 

Ankara'daki tedavisinin ardından memleketi  Kırşehir'de yaşamaya başlayan M.D. görev yaptığı dönemde FETÖ yapılanmasıyla mücadele ettiğini, onlara karşı çıktığı için haksızlıklara maruz kaldığını anlattı.

 

Bu yapının gerçek yüzünü üniversite yıllarında tanıdığını ifade eden M.D. polis olarak görev yaptığı yıllarda aralarına almak istediklerinde hep mesafeli davranarak uzak durmaya gayret ettiğini söyledi.

 

"Yaklaşık 5 ay cezaevinde yattım"

 

Göreve  Şanlıurfa'nın  Siverek ilçesinde başladığını belirten M.D. buradan  Kocaeli  Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğüne, oradan da Ordu'ya sürüldüğünü, Ordu'dayken 2011'de "görevi kötüye kullanma" gerekçesiyle meslekten ihraç edildiğini aktardı.

 

FETÖ elebaşı ile ilgili olumsuz düşüncelerini yüzlerine karşı söylediği için örgüte yakın isimlerin kendisiyle uğraşmaya başladığını, çok kez haksızlıkla karşılaştığını vurgulayan M.D. şöyle konuştu: 

 

"En son  Kocaeli'ye sürgün olarak gittiğimde orada bazı olaylar patlak verdi. Ben de artık sesimi bunlara karşı yükseltmek zorundaydım. 'Şerefli meslek, şerefsizlerin elinde' diyerek bunlara meydan okudum. Meslek hayatım bu tip insanlarla mücadele ile geçti. En son yaptıkları oyunlar, tuzaklar neticesinde gözümü cezaevinde açtım. Yaklaşık 5 ay cezaevinde yattım. Bu gözdağının başarılı olduğu kanaatine varınca beni tahliye ettiler. Cezaevine girdikten sonra da boş durmadılar. Yayın organlarını, medyalarını kullanarak hakkımda 'Çete lideri yakalandı' başlıkları attırdılar. O da yetmedi, cezaevindeyken bu çetenin mensupları ' Deli Dumrul' diye isim taktılar. Cezaevinden çıktıktan sonra yine bu insanlara biat etmedim. Tekrar beni Ordu'nun  Mesudiye ilçesine sürgün gönderdiler. İdari yargılama açısından hiçbir suç unsuru bulamadılar. Kanaatleri beni meslekten ihraç etmekti, öyle de oldu."

 

"Kaç defa keyfi gerekçelerle gözaltına aldılar"

 

Yaklaşık 8 yıllık sürede hakkında bir iddianame bile hazırlayamadıklarını, mahkemeye çıkıp ifade bile veremediğini anlatan M.D. şunları söyledi: 

 

"Polislik mesleğinden atıldıktan sonra yine bu insanlar boş durmadı. Birçok iş müracaatında bulundum. Girdiğim işlerde de ya zabıtaları ya vergi denetmenleri ya da polisleri tarafından taciz edildim. Kaç defa keyfi gerekçelerle gözaltına aldılar. Hayatımı mahvettiler, attıkları iftiralar ve dedikodulardan dolayı memleketim  Kırşehir'e bile gidemedim. Memleket hasretiyle yandım, tutuştum. Allah bana 15 Temmuz'da gazilik unvanını, onlara da cezaevine girme zilletini verdi."

 

15 Temmuz gazisi M.D.  Ankara'nın Gölbaşı ilçesindeki evindeyken darbe girişimini televizyondan öğrendiğini dile getirerek  Cumhurbaşkanı  Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla sokağa çıktığını ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde darbecilerin açtığı ateşle yaralandığını anlattı.

 

FETÖ'nü darbe girişiminin  Türkiye'yi işgal girişimi olduğuna ancak milletin buna izin vermediğine işaret eden M.D. şunları kaydetti: 

 

"Külliye'ye doğru giderken,  Jandarma Genel Komutanlığının önünde dört zırhlı araç önümüzü kesti. Bu zırhlı araçların üzerine doğru giderken, oradaki asker demiyorum teröristler, üzerimizi ateş açtı. Arkadaşlar zincir oluşturdu ve ben bu zincirin içerisinden çıkıp en arkadaki zırhlı aracın yanına geçip oradaki teröristten silahını vermesini istedim. Bu sırada tepemize ateş açıldı. Yaklaşık 6 yerimden vurulduğumu hatırlıyorum. Vücudumun çeşitli yerlerinden yara aldım. Vurulduktan sonra orada her an Azrail'i beklerken, son nefesimi vermeye hazırlıyordum kendimi, kelimeişehadet getirdim. Bayıldıktan sonra gözlerimi açtığımda sürüklenerek giderken yerde vücudu parçalanmış şehitlerimizi gördüm, onların ve zırhlı araçların arasından yaklaşık 50 metre kadar gidebildim, daha sonra kendimi bıraktım. Hiç kimse yoktu etrafımda, ben ve şehitlerimiz vardı sadece. O esnada Allah'ın lütfu, bir araç geçiyordu, araç beni aldı ve en yakın hastaneye götürdü. Hastanede uzun süre tedavi altında hayata tutundum."

 

FETÖ üyelerinin halen bir beklenti içinde olduğunu düşündüğünü dile getiren M.D. "Bunlar bağlı olduğu üstlerinden talimat alıyorlar. Kesinlikle bu zihniyetin umudunu kaybetmediğini düşünüyorum. Halen bir beklenti içerisindeler.  28 Şubat öncesinden beri bunları bilir ve tanırım. Talimat doğrultusunda hareket ederler. Bu yapıdan bir itiraf beklenmesi kesinlikle yanlış olur." dedi.

 

 

Kaynak : Kirsehir7.com

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve lalehaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.