Urgenç, ‘Vatanı Korumak Çocukları Korumakla Başlar’
Son yıllarda yaşanan olumsuz davranışlar, toplumsal ve ahlaksal çöküntüler sosyal hayatın bir parçası haline geldi, bu davranışları halk kanıksamaya başladı, normlar ve etik değerler görmezden gelinmeye başlandı. Hukuk ve yaptırım gücünün zayıf kaldığı bu süreçte toplumsal çözülme hız kazandı.
Toplumumuzda yaşanan ahlaksal çöküntüler ve halkın kabul durumu kültürel ve ahlaksal genlerimize yabancılaştığımızı mı gösteriyor? Her anormal davranışın ve hareketin normal karşılanmaya başlandığı durum, maalesef son yıllarda meydana gelen olaylarla daha fazla yaşanmaya başladı. Olumsuz olayların vatandaşlar arasında kanıksanması da toplumsal ve sosyal kontrol mekanizmasının işlememesine neden olmakta, süreç içinden çıkılmaz bir durumu da beraberinde getirmektedir. Bu ahlaksal ve toplumsal çöküntü içerisinde değersiz insan topluluklarının hem hukuken hem de toplumsal ve sosyal hayatta gerekli yaptırımı görmemeleri halkın vicdanında derin yaralar açmaktadır. Suçu ve suçluyu hukuksal mekanizmaların tespit edemediği durumlarda halkın vicdanı doğru kararları vermeli, kişi ya da kurumlar sosyal hayatta yalnızlığa itilmelidir. Bu yüzden bizi biz yapan değerlerimizi, kültürümüzü, yaşam biçimimizi kaybetmemeliyiz. Dil, tarih, kültür, örf, adet, din ve ahlak bizim temel değerlerimiz, toplum olarak sahip çıkmalıyız. Maddi hayat ve gündelik şehvetlerin peşine düşen ahlaksız insanlara İnsanın temel değerlerini ve insanlık kavramlarını hatırlatmak, öğretmek, kavratmak toplumdaki her bireyin görevidir. Duygusuz his yoksunu bireyler haline gelen insanlara, ahlaki, milli ve manevi değerlerimizi tekrar anımsatmakta yarar var. Unutmayalım ki milletler onurlu insanlarla değer kazanırlar.
Bu noktada; Vatanı korumak çocukları korumakla başlar özdeyişi bizim milli-dini-kültürel kodlarımızın en temelini oluşturmaktadır. Çocuklarımızın artık ağlamaması için devletimizin en sert tedbirleri almasını istiyor, STK olarak üzerimize düşen sorumluğu yerine getirmeye mecbur olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Bu katiller ile Türk milleti topyekûn bir mücadeleye girişmelidir. Hukuki ve toplumsal cezaların en ağırı bu canilere verilmeli, suçun caydırıcılığı ilkesinin uygulanması sağlanmalıdır. Yavrularımızı korumak için idam dahil caydırıcı her türlü önlemin devlet tarafından alınmasını istiyoruz” dedi.