Şalvarspor’dan İstanbul sözleşmesi’ açıklaması

Şalvarspor kurucuları Av. Sema Yurtbilir Yavuz ve İmmehan Eryılmaz son günlerde işlenen kadın cinayetleri ile yeniden gündeme gelen İstanbul sözleşmesi ile ilgili açıklamalarda bulundular.

  Şalvarspor kurucuları Av. Sema Yurtbilir Yavuz ve İmmehan Eryılmaz son günlerde işlenen kadın cinayetleri ile yeniden gündeme gelen İstanbul sözleşmesi ile ilgili açıklamalarda bulundular.  Yurtbilir ve Eryılmaz açıklamalarında`;   ''Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi İstanbul Sözleşmesi, kadınlara ve kız çocuklarına karşı şiddet ve aile içi şiddet konularında taraf devletlere yükümlülükler getiren bir insan hakları sözleşmesidir. Bu sözleşmeyi Türkiye dışında 46 ülke daha imzalamıştır, imzalanmaya da devam edilmektedir. Sözleşmenin amacı her türlü şiddetten arındırılmış bir Avrupa yaratmaktır. Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin altında eşitsizlik ve kadının daha aşağı bir cins olduğu inancı yatmaktadır. Bu eşitsizlik ve ayrımcılık ortadan kaldırılıp kadınlar güçlendirilmediği sürece şiddet de son bulmayacaktır.   Bugün biliyorsunuz ki bir takım çevreler tarafından bu sözleşme hedef gösterilmekte, kaldırılması için çaba sarf edilmektedir. Sözleşmenin, kadına yönelik şiddet, çocuk istismarı, erken yaşta ve zorla evlendirmeler, eşitsizlik, ayrımcılık, kadın sünneti, vs.gibi hususlarda yaptığı düzenlemeler görülüyor ki bir takım çevreleri rahatsız etmektedir. Korkulan, ataerkil (erkek egemen) sistemin ortadan kalkmasıdır. Oysa bugüne kadar yaşadığımız olaylara baktığımızda ataerkil zihniyet kadınları öldürmektedir. Dünyanın yarısını oluşturan nüfusu ile kadınlar yok sayılmakta, bu öğretilmiş kodlara, rollere uymayan kadınlar şiddet görmekte ya da öldürülmektedir. Toplumun kadın ve erkek olmak konusunda öğrettiği davranış kalıpları, kadınların ve kız çocuklarının en temel hakkı olan yaşama hakkını dahi ellerinden almaktadır. Ayşe Paşalı, Özgecan Arslan, Emine Bulut, Pınar Gültekin ve yüzlerce, binlerce kadın gözlerimizin önünde öldürülmeye devam etmektedir. Biz, neden kanunlar gerektiği gibi uygulanmıyor, neden çözüm için politika üretilmiyor demek yerine, bugün İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasını tartışıyorsak vay halimize. Daha çok kadın cinayeti, çocuk istismarı göreceğiz, daha çok ağlayacağız demektir.   Kadın cinayetlerinin, çocuk istismarının, eşitsizliğin, ayrımcılığın son bulması, kadınların ve kız çocuklarının aşağı cins olarak görülmesinden vazgeçilmesi ve çocuklarımızın umut vaad eden bir geleceğe uyanabilmesi için, hukuka, insan haklarına saygılı her bireyin bu sözleşmeyi sahiplenmesi gereklidir. Bu cümleden olarak biz de diyoruz ki: Biz kadınlar yaşamak istiyoruz ve İstanbul Sözleşmesi Yaşatır. '' cümlelerine yer verdiler.